Abdullah Öcalan Nasıl Yakalandı.

Abdullah Öcalan 1999’da Kenya’da yakalanarak Türkiye’ye getirilmiş, PKK’yı yönettiği ve örgütün 30.000 kişinin ölümünden sorumlu olduğu suçlamasıyla mahkûm edilmiştir. Karar, daha sonra Türkiye’nin idam cezasını kaldırması nedeniyle ağırlaştırılmış müebbet hapse çevrilmiştir. 2005’te Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Öcalan’ın davasının adil olmadığına hükmetmiş ancak Türk mahkemeleri bu kararı reddetmiştir. Öcalan günümüzde İmralı Cezaevi’nde hapis yatmaktadır.

Abdullah Öcalan’ın Yakalanma Serüveni

Öcalan, Türkiye’nin baskısı nedeniyle 9 Ekim 1998’de Suriye’den ayrılmak zorunda kaldı. Rusya’da kısa bir süre kaldıktan sonra kendisine Rus hükûmeti tarafından sığınma hakkı verilmemesi üzerine İtalya’ya gitti ve 12 Kasım 1998’de Roma’daki Roma-Fiumicino Havalimanı’na indi. İtalya’ya vardığında, ülkeye giriş yaparken sahte bir pasaport kullandığı gerekçesiyle tutuklandı ve Almanya tarafından kendisi için bir tutuklama emri çıkarıldı. Bunun yanında, Türk hükûmeti Öcalan’ın sığınma hakkı başvurusunda bulunduğu İtalya’dan iadesini talep etti. İtalya Öcalan’ı Almanya’ya iade etmedi, ve Almanya Öcalan’ı kendi ülkesinde yargılamayı reddetti. Almanya Başbakanı Gerhard Schröder ve İçişleri Bakanı Otto Schily, Öcalan’ın bir “Avrupa Mahkemesi” tarafından yargılanması gerektiğini belirttiler. İtalya, Öcalan’ı Türkiye’ye de iade etmeyi reddetti ve 17 Aralık’ta Öcalan’ı ev hapsinden serbest bıraktı. Bu olaylar üzerine İtalya başbakanı Massimo D’Alema, sanığın ölüm cezasına çarptırılma riskiyle karşı karşıya olduğu bir ülkeye birini iade etmenin İtalyan yasalarına aykırı olduğunu açıkladı. Ancak İtalya Öcalan’ın ülkede kalmasını da istemiyordu ve onu ülkeyi terk etmeye zorlamak için diplomasiyi kullandı.

Bunun bir sonucu olarak, 16 Ocak 1999’da Öcalan, Rusya’da güvenli bir sığınak bulma umuduyla Nijni Novgorod’a gitti. Ancak Öcalan, Rusya’da beklediği kadar hoş karşılanmadı ve Nijniy Novgorod’daki Strigino Havalimanı’nda bir hafta beklemek zorunda kaldı. Kısa süre içerisinde Rusya’dan ayrıldı ve Yunanistan’a gitti. Öcalan daha sonra Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde hukuki durumuna bir çözüm bulmak için Lahey’e gitmek istedi; ancak Hollanda hükûmeti Öcalan’ın uçağının inmesine izin vermedi ve onu Yunanistan’a geri gönderdi. Öcalan İyonya Denizi’ndeki Korfu adasına iniş yaptı. Daha sonra, Yunan diplomatların daveti üzerine Nairobi’ye uçmaya karar verdi. Nairobi’de Yunanistan’ın Kenya Büyükelçiliğine geçici olarak yerleştirildi ve buradayken Yunanistan’a siyasi sığınma talebinde bulundu, ancak cevap alamadı.

Öcalan, 15 Şubat 1999’da siyasi sığınma talebinde bulunduğu Hollanda’ya gitmek üzere Lazaros Mavros adına düzenlenmiş bir Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportuyla Kenyalı yetkililerin gözetiminde büyükelçilikten ayrılıp Nairobi Havalimanı’na götürüldü. Havalimanına vardığında Türkiye’den iş adamı Cavit Çağlar’a ait özel uçakla gelen özel kuvvetler tarafından derdest edilerek Türkiye’ye götürüldü.

Öcalan’ın yakalanması, 16 Şubat 1999’da Başbakan Bülent Ecevit’in yaptığı “Abdullah Öcalan Türkiye’dedir” açıklamasıyla halka duyuruldu. Yakalandığı zamanda Öcalan’ın avukatı olan Alman avukat Britta Böhler, Öcalan’ın suçlandığı suçların mahkemede kanıtlanması gerektiğini savunuyor ve davayı Lahey’deki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin üstlenmesini sağlamaya çalışıyordu. Öcalan’ın yakalanmasından Yunanistan’ı sorumlu tutan PKK sempatizanları, Avrupa’da bulunan Yunan elçiliklerine saldırılar düzenleyip elçilik çalışanlarını rehin aldılar.

 

Sending
Değerlendirme
0 (0 Oy)